Paris yolculuğu

Dört gün sonra Marsilya’ya varıldı. Üç-dört bavulum, bagajım var. İçinde kitaplarım şunlar bunlar. Marsilya’ya indiğimde benim asıl programım, doğruca Paris’e gitmek değil, önce bir İsviçre’ye geçmekti. Bir dostum, bana bir ahbabından söz etmişti. İlk kez olarak hayatımda aldığım borç olmuştur. İsviçre’de bir banka müdürünü gördüğüm takdirde, bana beş yüz İsviçre Frankı borç verecekti. Ben de…

Paris’e varış

Paris’e indiğimde bitkindim. İlk işim bavullarımı bulmak oldu. Çiseliyordu hava. Paris’te, ekim, kasım aylarından nisana kadar yağmur yağar. Bizdeki ahmak ıslatanın, insanın suratına tükürük zerrecikleri halinde inenidir. Fransızlar buna “kraşen” derler. Fransa’da aldığım ilk eşya bu nedenle bir şemsiye olmuştu. Hemen ertesi gün, kayıt işlemlerimi yaptırdım, kalacağım yeri ayarladım. Üniversiteye gidiş gelişler başladı. Şimdi en…

Sürpriz bir ikinci doktora tezi

Doktoramı başarıyla verdiğimi eve bir telgrafla ilettim. Ayrıca bir mektupla da dönüş hazırlıklarım için, bir buçuk ay kadar daha burada kalmama izin vermelerini istedim. Aslında amacım, herkesten gizlediğim ikinci doktora tezime hazırlanmaktı. Hiç unutmam, önümde yirmi iki gün vardı ve ben bu süre sonunda kriminoloji ve kriminolastik tezimin savunmasını ve sınavlarını verecektim. Onları da üstün…

Fransız Milli Eğitim Bakanlığı’ndan ödül

İşte bu duygusallık ve sevinçler içinde dönüş hazırlıklarımı yaptığım günlerde, kalmakta olduğum pansiyona bir mektup geldi. Fransız Millî Eğitim Bakanlığından gönderilmişti. Fransız hükümetinin uygulamakta olduğu bir karar gereği, Fransa’da doktora öğrenimi gören yabancı öğrenciler arasında en başarılı olana belirli bir ödül verilirmiş. O yıl bu başarı ödülünün bana verilmesini kararlaştırmışlar. Beş bin frank. Bugünkü rayiçle…

Öğrencilik sonrası Paris’e ilk gidiş

Öğrencilik yıllarımdan sonra Paris’e ilk gidişim 1963 yılına rastlar. Demek aradan yedi yıl geçmiş oluyor. Orada çektiğim cefa, eziyet ve yoksullukların acısını çıkartmak, bir çeşit o yıllardan hıncımı almak hırsındaydım. Bu hırsımı tatmin edecek olanağa sahiptim artık. Üç beş kazanmıştım. İşleyen bir işim, cebimde param vardı. Önce İsviçre’ye uğramıştım. Ödül sayesinde aldığım o ünlü Opel,…

3 Aralık 1979

H. Birault, Düşüncenin Deneyi Tanınmış felsefe eleştiricilerinden H. Birault’un, çağımızın en büyük filozoflarından Heidegger’i daha yakından tanıtmak için, yeni yazmış olduğu “Düşüncenin Deneyi” adlı kitabı, 600 küsur sayfaydı, ki günde ve âdeta bir solukta okudum. Uzun boylu başını ağrıtmak istemem. Heidegger’in şu sözünü, sana aktarayım yeter: “İnanmak, var olmanın kanıtıdır.”

15 Aralık 1979

Roger Garaudy, Yaşayanlara Çağrı Fransa’da, son aylarda, liste başı olup, satış rekorları kıran bir kitap var: Roger Garaudy’nin yazdığı “Yaşayanlara Çağrı” adlı bir eser. Çok ilginç bir araştırma. Büyük bir zevkle ve heyecanla okudum. Geleceğin insanlarını, muhtemel bir nükleer felakete karşı uyanık, tedbirli olmaya çağırıyor: “Enerji sorununun çözümünde nükleerin seçimi, torunlarımızı şimdiden ölüme mahkûm etmektir.…

22 Aralık 1979

Raymond Aron, Sol: Entellektüellerin Opium’u Fernand Braudel, Çağımızın Maddesel ve Endüstriyel Görünümü Dünyanın her yerinde olduğu gibi, sol akımlara ve sol doktrinlere, anlayarak, hele inanarak değil de, toplumda, -âdeta birer moda düşkünü gibi- kendilerine bir özellik, farklılık yaratmak amacı ile sokulan, yaklaşan salon, ya da kalem sosyalistlerini eleştiren Raymond Aron’un “Sol: Entellektüellerin Opium’u” adlı eserini…

22 Aralık 1979

Pierre Bourdieu, Düşüncenin Sosyal Kritiği Ünlü sosyologlardan Pierre Bourdieu’nün “Düşüncenin Sosyal Kritiği” adlı eserini de, bu arada okudum ve inceledim. Kant felsefesinin, çağdaş bir eleştirisi olan bu eserinde P. Bourdieu, -geçenlerde Fransız televizyonunda “Kitaplar ve Yazarlar” adı altında yayınlanan ve merakla izlediğim bir programda, ünlü tarihçi Michelet’nin bir benzetişine atıf yaparak belirttiği gibi, bir başkasının,…

22 Aralık 1979

Max Gallo, Une Affaire Intime Yine, bu hafta içinde, Max Gallo’nun “Une affaire intime” adlı bir romanını okudum. Romanın kurgusunun oluştuğu ve olayların geçtiği, ismini açık seçik vermemekle birlikte, Güney Fransa’nın, büyük bir olasılıkla, Nice kentine, son yıllarda bir burjuva akımının olağanüstü yerleşimini, gelişimini ve her türlü çıkar çevrelerinin birbirleri ile savaşını dile getiren bu…